Bu Cobra’nın Temmuz 2016 da yazdığı bir makaleye ek olarak düşüncelerimdir.
Burada en önemli nokta, amacımız olan “Işık toplumu” nu yaratma görüşümüzü korumak. Karanlık kuvvetler uzun zamandır insanları, yapılan suçlara ceza ile tepki vermeleri üzerine programlamıştır. Dünya üzerinde kurulan kanunlar ve yargı sistemi, ve dinlerin desteklediği inanç sistemi ile aslında iç içe döngülerle bitmeyen ve adaletle alakası olmayan bir ızdırap girdabı yaratmışlardır. Bu inanç sistemine karma ile ilgili yanlış kurallar da dahildir.
“ Yaptıkları kötülükleri” haklı göstermek için, Arkonlar bir yığın programlama yapmışlardır. Mesela, Karma ( daha önceki dünyaya gelişte yapılan eylemlerden doğan birikim) ile ilgili yasalarda, eğer ben arkadaşımın bir çanağını kırmışsam, o zaman Evrendeki kollayan güçler benimde çanağımın kırılmasını sağlayacak birini yollar, gibi… Bu bir uydurmacadır ve gerçek Evrensel Kanunla alakası yoktur. Eğer doğru olsa hiç bir yanlış affedilmez ve devamlı bir şekilde tekrar eder durur.
Gerçek Evrensel Kanun Sevgi bazlı olduğu için,, affetmek ve iyilik yapmak üzerinedir. Tarih boyunca bütün aydınlanmış öğreticilerin bize söyledikleri budur. Kainatların kaynağı olan Gücün arzusu ve buyurduğu şudur ki, eğer birisi yanlış bir şey yapmışsa, özündeki gerçek , sevgiden gelen , kimliğinin farkına varabilene kadar gereken şifanın verilmesidir. Yani, amaç anlaşmazlık yaşayan kişilerin arasındaki enerjik dengenin yeniden kurulmasıdır. Mesela çanağı kıran kişi, kırdığına yeni bir çanak alabilir, yada başka bir yolla telafi eder, ya da çanağı kırılan, kıranı affeder vede böylece her iki taraf da enerjik açıdan tatmin olur. Evrendeki kaynaklar, bereket ve bolluğun sonu yoktur.”
Haklarını ve hürriyetini elde etmiş toplumların, yapılan suçlara ve hatalara tepkisi, ceza ile değil, doğrultucu tedavi ile olur. Bu düşüncenin kanuni temeli de “Galaktik Kodeks” tir. Bu kutsal eser,Işık ilkesine bağlı olarak, iyi yaşam şartlarını garanti eder-Kayıtsız ve şartsız, bütün canlı varlıklar için.
Türkçe Galaktik Kodeks makalesi:
Şunu unutmamak gerekir ki Kabal’ın çoğu üyeleri, çocukluklarından beri ruhen sarsılmışlar ve bu yaptıkları karanlık işlere zorla itilmişlerdir. Çoğu mümkün olsa bu yapmaya zorlandıkları kötülükleri terk etmek isteyebilirler ama Kabal’ın üyelerinin üzerlerinde kurdukları sıkı kontrol onların bu gruptan ayrılmalarını imkansız kılıyor. Işık ilkelerini kabul etmeyenler, bulunduğu gezegenden dışarı çıkarılarak, Merkez Güneş’e yeniden inşa edilmek üzere gönderilecektir. Işık ilkelerini kabul edecek olanlar, dünyada en hakları suistimal edilmiş insanlar olduğundan, gerçekten büyük yardıma ihtiyaçları olacaktır.
Bu hapishaneye çevrilmiş Dünyada, geçmişte yaşanan tecrübelerle, şimdi yaşadıklarımızın arasındaki fark şudur: Şu anda , bütün karanlık güçlerin sonuna geldiği bir kozmik devrin sonuna geldik, ve bu karanlık dönüştürülüp, bir daha geri gelmemek üzere yok edilecektir. Ancak, İnsanoğlu, doğru ve güzele giden yolu seçemezlerse bu dönüşüm kendileri için çok zor olacaktır. Galaktik Merkezden gelecek olan arıtıcı dalgalar bize ulaştığında, onları durduramayacağımızdan ,yapmamız gereken tek şey, kendimizi Işığın gücüne endekslememizdir, ve bu da içinde yaşamış olduğumuz karanlığın izlerini ve yaralarını kapatmak için, kendimizde Affediciliğin gücünü uyandırmakla gerçekleşecektir. Tabii ki bu arınma kolay olmayacaktır ve zarar görmüş suçsuz insanlarda binlerce yıl çektikleri zorluklardan sonra affedici bir pozisyona gelmeleri için yardıma ve anlayışa ihtiyaçları olacaktır. İnsanlığın çoğu şaşkın ve şok içinde , ilk defa kendilerine ait evlerde oturuyor olup, veya ilk defa temiz su ve elektrik ihtiyaçlarını gideriyor olup vede bu arada yeryüzünde yaratılmış bütün pislikleri temizliyor olurken, yanıbaşlarında, onları bunca zaman köleleştirip zulüm edenlerin, çalıntı paralarla elde etmiş oldukları vilların ve yatların içinde ceza çekmeden yaşamlarını seyretmek, kolay olmayacaktır. Çektikleri zulmün travması içlerine derinden işlediğinden , bütün bir arınmadan geçmeleri gerekecek. Gerçekleri öğrendikleri zaman, galeyana gelmemek için ve etrafı yakıp yıkmamak için bir takım garantiler ve yönetenlerden şeffaflık isteyeceklerdir. Söylenenlere güvenmeleri kolay olmayacaktır. Bu yüzden aşağıda, bu geçişi kolaylaştırmak için birkaç şartlar sunmak istiyorum.
1. Göz altında olacak Kabalın tam olarak nasıl gözlendiğinin ve yeniden kontrolü ellerine geçirememeleri için ne gibi önlemler alındığının, ve bu gözlemi tam olarak kimlerin yapacağının, vede Kabalın bunca zaman elde ettiklerinin ne kadarını ellerinde tutmaya izin verileceğinin bütününün kamuya şeffaf bir şekilde sunulmasını şart kılıyoruz.
2. Kabal’ın bu yeni toplumda,nasıl “madalyanın diğer yüzü” rolünü oynayacağı, nasıl bir “danışman” rolü verileceklerinin, kamuya şeffaf bir şekilde açıklanılmasını şart kılıyoruz.
3. Kaballa , bu İfşa döneminde, tam olarak kimlerin müzakerede bulunacaklarının, ilk müsait durumda , açıklanılmasını şart kılıyoruz.
4. İnsanlığın tümü, geleceklerini kendi ellerine alabilmeleri için ne gibi bir durumun içinde olduklarını tam olarak anlamaları gerekecektir.
5. Büyük ihtimalle,‘Hadise” yi mütakiben ki ilk dönemde, İnsanlar Kabal üyelerinin, tamamiyle yaşamlarından dışarıya çıkarılmalarını isteyeceklerdir. Bu yüzden, Galaktik Kodeksin’in 2. Bölümünde, “Çatışan Menfaatleri Uzlaştırma Kanunu”nda belirtildiği gibi, eğer Dünyada yaşayan insanların çoğu Kabal üyelerinin gezegenimizden sürgün edilmeleri isterlerse, dünyada Barış içinde gelişecek bir atmosferin kolaylıkla kurulması için, o vakit, geçici olarak bu üyelerin , Işığın ilkelerini Kabul etmiş olsalar da, Işık’tan alacakları şifayı, gezegen dışında almalarını istiyoruz.
6. Belirli bir şifa/tedavi süreci geçirdikten sonra , Kabalın bu geçmiş üyeleri ile insanlar arasında bir uzlaşma, Işık güçleri tarafından ayarlanıp mümkün kılınabilir. Asla hiçbir zaman ıstırabın çekilmeyeceği bir dünyayı yaratmak için, bütün geçmiş inançlarımızı ve gerçekleri değiştirmeye hazırız. Yapmamız gereken tek şey, nefsimizin karanlıklarını Işığın şifalı ışınlarına teslim etmek olacaktır. Yeryüzündeki bütün hapishaneler, güzelim şifa merkezlerine dönüştürülüp, yardıma ihtiyacı olan herkese yardım ellerimiz uzatıp, hakkettiğimiz gibi, bizleri yaratan/ların ve içimizdeki bilgenin bizi layık gördüğü gibi, yaşamayı kendimize yol seçtik.
Hürriyet bizimdir!
Untwine
Çeviri: Suder Sirin

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz